Betonarme havuzlara göre, inşaat ve ekonomik açıdan avantaj sağlayan modern havuz yapılarıdır.
Birkaç çeşit ile karşımıza çıkmaktadır. Saç panel havuzlar, fibercement havuzlar, özel ölçülerde fabrikada imal edilen fiber havuzlar gibi örnekler ile sıralayabiliriz. Yapısal olarak betonarme havuzlardan hiç bir farkı yoktur. Havuz tamamlandığında, görsel olarak her hangi bir farklılık göstermez. Bunun ile birlikte pek çok, yapım ve maliyet avantajını da birlikte getirir.

Genel olarak havuz temizliği, hiç kullanılmasa bile, haftada 1 kez, mutlaka dip temizliği yapılmalıdır. Bunun yanında havuz zemini ve duvarlarının, fırçalanarak, yosun oluşumuna engel olunması da önem arz eder.
Sürekli kullanılan havuzlarda ise, her sabah ve her akşam rutin olarak, hem dip temizliği yapılmalı, hem de su yüzeyinde yaprak ve yabancı maddelerin, havuz kepçesi ile sudan uzaklaştırılması gerekir.

Genel olarak havuzlarda, kullanılan dezenfenksiyon sistemi, klora dayalı sistemlerdir. Fakat bunun yanında, ozon ile dezenfeksiyon, UV (ultraviole) destekli dezenfenkisyon ve tuzdan klor elde etme yolu ile, yapılan dezenfeksiyon sistemleri de mevcuttur.
Yüzme havuzlarında kullanılan, düşük maliyetli, en etkili dezenfektan yollarından biri klor ile dezenfekte sistemidir.  Bakım bütçesi daha yüksek olan havuzlar için diğer dezenfekte yöntemleri de kullanılabilir.

Havuzlarda en çok karşılan problemlerden bir tanesi de yosundur. Yosun oluşmasındaki en önemli faktör, dezenfeksiyon sistemindeki, eksikliklerdir. Bunun yanında, havuz bakımında önemli bir yer tutar. Periyodik olarak sürekli süpürülen ve dip köşe fırça yapılan bir havuzda, yosun oluşumu beklenen bir durum değildir. Zaman zaman çevresel faktörlerde yosun oluşumunda etki gösterir. Havuza düşen yapraklar, çeşitli kuş türlerinin su içmek için havuza geldiğinde bıraktığı maddeler, fosfat oluşumlarına sepeb olmaktadır. Yosun bitkisinin en önemli besin kaynağı olan fosfat, iyi bir dezenfeksiyon ve filitre sistemi ile havuzdan uzaklaştırılmalıdır.

Havuzlarda yosun oluşmaması için, düzenli olarak bakım yapılmalıdır. Çeşitli çöktürücüler ve yosun önleyiciler ile, havuz suyu şartlandırılmalıdır. Bu doğrultuda yapılan dip temizliği ve fırçalama işlemleri, yosunu önlemek adına büyük önem taşır. Buna dayanarak asıl önemli yosunu oluşmadan önlemektir. Aksi takdirde bir avuç büyüklüğündeki yosun, 1 gecede 1 metrekareye kadar büyüyebilir.

Havuzlarad düzgün bakım yapıldığı ve iyi bir dezenfekte sistemi kullanıldığı müddetçe, bulanıklaşmaya pek rastlanmaz. Nadiren de olsa, ani yağan yağmurlar ve çevresel faktörler, havuz Ph dengesini etkileyebilir. Bu durumda havuz, bir anda bulanıklaşmaya başlayabilir. Bunun yanında klor seviyesinin düşük olması, yosun oluşması ve filtrasyonun yeterli olmaması, havuz suyu bulanıklığına neden olabilir.

Havuzların, Ph durumu, 7.2 ve 7.6 olan ideal seviyesinde tutulmalıdır. Aşağısı veya yukarısında yüzücülerde, gözde yanma şikayetlerine sebep olabilir. Bunun sebebi, gözdeki Ph oranın 7.2 seviyelerinde olmasıdır. Önemli olan göz ve havuz suyu Ph değerinin eşit değerlere yakın tutulmasıdır. Bunun yanında, eğer havuzda düzenli klor şoklaması yapılmıyor ise, yükselen bağlı  klor değeri de, gözlerde yanmaya sebep olabilir.

Havuzlarda klor en etkili dezenfektan yöntemidir. havuz içerisinde bulunan, serbest klor, havuza dışarıdan bulaşan bakteri ve mikroplar ile bir askermiş gibi savaşır. Ve bu savaş sonunda, hem klor, hem de bulaşan bakteri, başka bir boyuta geçer. Klor burada bakteriyi tutarak, kamufle ederek, etkinliğini kaybettirir. Bu sayede daha temiz ve sağlıklı havuz suyu elde etmiş oluruz.

Havuzda bulunan serbest klor oranı, uygun değerlerde ise, koku yapmaz. Fakat, özellikle kapalı yüzme havuzlarında, klor kokusunun şikayet sebebi olması, bağlı klor yüksekliğine bağlıdır. Aslında, klor direk olarak koku yapmaz, hapsettiği bakteriler ile yükselen bağlı klor, ortamda kokuya sebep olabilir. Yüzücülerin genelde aldıkları koku klor kokusuna benzese de, bunu yok edecek madde de yine klordur.

Havuzlarda lekelerin oluşmasının en büyük sebebi, doldurulan suyun, içerisinde bulunan, metal elementlerin havuz suyuna atılan kimyasallar ile, çözünerek, derz aralarına ve seramik yüzeylerine yapışması ile alakalıdır. Bu durum oluştuğunda vakit kaybetmeden, çökertici kimyasallar ile ve havuz zemin ve duvarlarının fırçalanarak, dibe çöktürülmesi sağlanmalıdır. Ve bu çökerti bekletilmeden, havuz dip süpürgesi ile süpürülmelidir.

Havuzlarda renk değişikliğinin sebebi, genellik ile doldurulan suyun, kalitesi ile alakalıdır. Örnek vermek gerekir ise, kuyu suyu ile havuz doldurduğumuzda, içerisinde bulunan ağır metallerin çok fazla olması sebebi ile, suya atılan klor ile birleştiğinde, çeşitli renklere bürünebilir. Sarıya dönen suyun sebebi bakır yüksekliği, yeşil ve koyu kahverengiye dönen havuz suyunun sebebi ise demir fazlalığıdır. Bu neden ile havuz suyu dolumunda içem suyu özellikli, tanker suyu veya şebeke suları tercih edilmelidir.

Özellikle kaplamaların, çevresel faktörlerden etkilenmemesi için, muhakkak, havuzlar su ile dolu kalmalıdır. Kış aylarında, soğuk ve don olayları, havuzumuz boş ise, havuz kaplamalarına zarar verebilir. Havuzunuzu, kışın çalıştırmasanız bile, dolu olarak bırakılması gerekir. Aşırı kirlenen havuz suyunuz, sezon başında, boşaltılıp yenilenebilir. Kışın havuzlarda suyun, 15-20 santimetre aşağısına kadar boşaltılması ve havuzun içerisine, tahta veya yarım dolu su bidonları bırakılarak, su yüzeyindeki, donmanın, kenarlara yapacağı basıncı azaltacaktır.

Betonarme havuzlara göre, daha hızlı ve düşük maliyetli olması, prefabrik havuzlara ilgiyi oldukça artırmıştır. Zamanınız kısıtlı, bütçeniz ekonomik düzeyde ise, prefabrik havuz yaptırmak, size büyük avantaj sağlayabilir. Bu konuda iyi bir araştırma yaparak, karar verdikten sonra bizim ile iletişime geçebilirsiniz.